ERŞADER, AYTMATOV’U UNUTMADI
Erciyes’in eteklerinden yetişen şair ve yazarları bir araya getiren Erciyes Şair ve Yazarlar Derneği, tanıtım toplantısında ünlü Kırgız yazar Cengiz Aytmatov’u da unutmadı. Vali Mevlüt Bilici’nin de katıldığı tanıtım toplantısında, ünlü yazarın kişiliği ve edebiyat dünyasına katkıları ele alındı. Kayserili şair ve yazarları bir araya getiren kısa adı ERŞADER olan Erciyes Şair ve Yazarlar Derneği, ilk toplantısında ünlü Kırgız Yazar Cengiz Aytmatov’u andı. Vali Mevlüt Bilici’nin de katılımı ile Büyükşehir Belediyesi Meclis Salonu’nda yapılan toplantıya sanat severlerde yoğun ilgi gösterdi. Sunuculuğu Kay TV ekranlarının sevilen programı “Bakkal Camından Renkli Cama” programını hazırlayıp sunan Ali Peker’in ve eğitimci şair Betül Övünç'ünüstlendiği gecede kürsüye gelen EŞADER Başkanı Ziya Şahin, dernek hakkında bilgiler verdi. Ünlü Yazar Aytmatov’un kızı ve kitaplarını Türkçe’ye çeviren Gazel Sarıgül Şonbaeva da kürsüden, ünlü yazarı anlattı. Törende ayrıca derneğin kuruluşuna ve tanıtım toplantısının hazırlanmasına katkı sunanlara çeşitli hediyeler takdim edildi. >>> http://www.kaytv.com.tr/giris.asp?kanal=haberler&id=4941
"CENGİZ AYTMATOV GECESİ "
HAKKINDA DÜŞÜNCELER
11.10.2008 Cumartesi günü Kayseri Büyükşehir Belediyesi Meclis salonu Türk dünyası açısından çok mühim ve anlamlı bir toplantıya ev sahipliği yaptı. Türk Dünyasının ve Dünya Edebiyatının En Büyük Yazarlarından biri olan Cengiz Aytmatov’u Anmak maksadıyla düzenlenen bu nezih toplantının organizasyonu Kayseri’de yeni kurulan ve daha ilk adımda mükemmel bir çıkış yapan “Erciyes Şairler ve Yazarlar Derneği” tarafından gerçekleştirilmişti.
Bu anma programının Kayseri’deki Türk dünyası sevdalılarının takdirini kazandığından hiç şüphem yok. Bu derneğin Türkiye’nin ve Türk dünyasının kültür hayatına büyük katkılar sağlayacağına da yürekten inanıyorum… Salonda Kayserinin tanınmış yazar, şair ve bilim adamlarından olmak üzere birçok şahsiyet ve basın temsilcileri de bulunuyordu.
Kayseri Valisi Mevlüt Bilici’ nin de geceye katılmış olması büyük takdir topladı…
Gecenin sunuculuğunu Ali Peker ve Betül Övünç yaptılar.
Derneğin başkanı olan gönül dostum, yürekli, fedakâr, cefakâr ve Kayseri kamuoyunda ve basınında “Ozan Melikgazi” mahlası ile tanınan Muhterem insan Ziya Şahin’in şahsında dernek yönetim kurulu üyeleri Ali Şükrü Tencel, Ahmet Vehbi Ecer, Ali Peker, Betül Övünç Deniz Dengiz Şimşek ve Güner Dinçaslan’a da tebrik ve teşekkürlerimi arz ediyorum.
Dernek başkanı Ziya Şahin gecenin anlam ve önemini anlatan bir açış konuşması yaptı. Toplantıya iştirak eden Cengiz Aytmatov’un manevi kızı Güzel Sarıgül, Aymatov ile ilk tanışma serüvenini ve Aytmatov’un bilinmeyen yönlerinden kesitler anlattı.
Sarıgül hanım, Cengiz Aytmatov’un kâğıda karşı alerjisinin olduğunu, bu yüzden de kitaplarını yazarken ne derece büyük sıkıntılar yaşamış olduğunu ama bu sıkıntısının başkaları tarafından duyulmaması için yakınlarına devamlı telkinlerde bulunduğunu söylüyordu.
Mütevazı bir hayatı benimseyen Aytmatov’un gittiği lokantalarda garsonlara emirler yağdırmaktan hazzetmediğini, bu yüzden de lokanta görevlilerinden talepte bulunmak yerine bizzat tabağını kendisinin doldurarak kendi servisini kendisinin yaptığını ve hatta yakınlarının tabaklarını da kendinsin doldurup masaya getirdiğini manevi kızının ağzından öğrendik.
Sarıgül hanım yine, Aytmatov’un bayramlarda tanıdığı bildiği bütün dostlarının bayramlarını ilk olarak kendisinin kutlamak istediğini ve bu konuda çok hassas davrandığını da naklediyor…
Nurkal Kumsuz da yaptığı konuşmada Türk ve dünya edebiyatının efsanevi yazarlarından biri olan Cengiz Aymatov’un hayatı ve eserlerinden söz etti…
Cengiz Aytmatov’un Manevi kızı Güzel Sarıgül hanımefendi Kayseri’ye vasıl olduktan sonra kendisiyle önce telefonla daha sonra da gecenin düzenlendiği salonda bizzat tanıştık. Kendisinin dedesinin de Doğu Türkistan’ın Gulca vilayetinden olduğunu ve sonradan Kırgızistan’a göç etmiş olduğunu öğrendim…
Düzenlenen anma toplantısında maksat hâsıl olmuş, kamuoyuna gereken mesaj verilmişti…
Cengiz Aytmatov hayatı boyunca eski Sovyetler Birliğinin Türk soylulara yönelttiği bütün baskı, şiddet, soykırım ve sindirme politikalarına rağmen ideallerinden ve edebiyat dünyasındaki çizgisinden zerre kadar bir sapma göstermemiştir. Aytmatov belki Nobel ödülü alamamıştı... Belki de almak istememişti… Çünkü “Nobel ödülü” adı verilen ucube ödülü alabilmek için Orhan Yamuk( yazılarımda ve konuşmalarımda özellikle “Yamuk” deyimini kullanıyorum.) gibi kendi milletine iftira atan bir müfteri durumuna düşmesi gerektiğini ve dünyadaki Türklüğün ezeli ve ebedi düşmanlarına yaltaklanması gerektiğini biliyordu. Böyle bir haysiyetsizliğe ise onun lügatinde ve kişiliğine asla yer yoktu.
Fakat biz biliyoruz ki, Cengiz Aytmatov 250 milyon nüfusa sahip Türk dünyasının ve dünyadaki gerçek ve bağımsız Edebiyat tutkunlarının ödülünü çoktan hak etmiş ve almıştı bile… Mekânı cennet olsun. Mehmet Emin Batur /Erciyes Gazetesi
http://www.erciyesgazetesi.com/meminbatur.htm
ERŞADER, AYTMATOV’U UNUTMADI
Kayseri'de kurulan Erciyes Şairler ve Yazarlar Derneği (ERŞADER), 11 Ekim Cumartesi günü Kayseri Büyükşehir Belediyesi Meclis Salonunda gerçekleştirdiği programla Türk Dünyasının ünlü romancısı Cengiz Aytmatov'u andı. Programda konuşan Cengiz Aytmatov'un manevi kızı Güzel Sarıgül Şonbaeva, Aytmatov'la ilgili hatıralarını ve duygularını dile getirdi. Yazar Nurkal Kumsuz'un Cengiz Aytmatov'un hayatını anlattığı programda şiirler okundu, Aytmatov'un eserleri hakkında bilgiler verildi.Erciyes’in eteklerinden yetişen şair ve yazarları bir araya getiren Erciyes Şair ve Yazarlar Derneği, tanıtım toplantısında ünlü Kırgız yazar Cengiz Aytmatov’u da unutmadı.
Vali Mevlüt Bilici’nin de katıldığı tanıtım toplantısında, ünlü yazarın kişiliği ve edebiyat dünyasına katkıları ele alındı. Kayserili şair ve yazarları bir araya getiren kısa adı ERŞADER olan Erciyes Şair ve Yazarlar Derneği, ilk toplantısında ünlü Kırgız Yazar Cengiz Aytmatov’u andı.
Vali Mevlüt Bilici’nin de katılımı ile Büyükşehir Belediyesi Meclis Salonu’nda yapılan toplantıya sanat severlerde yoğun ilgi gösterdi. Sunuculuğu Kay TV ekranlarının sevilen programı “Bakkal Camından Renkli Cama” programını hazırlayıp sunan Ali Peker’in üstlendiği gecede kürsüye gelen EŞADER Başkanı Ziya Şahin, dernek hakkında bilgiler verdi. Ünlü Yazar Aytmatov’un kızı ve kitaplarını Türkçe’ye çeviren Gazel Sarıgül Şonbaeva da kürsüden, ünlü yazarı anlattı. Törende ayrıca derneğin kuruluşuna ve tanıtım toplantısının hazırlanmasına katkı sunanlara çeşitli hediyeler takdim edildi.
http://www.hurgokbayrak.com/
CENGİZ AYTMATOV'U ANMAK
MUSTAFA İLHAN
Farklı coğrafyanın insanı olmakla birlikte Türk Kültür ve Edebiyatı’nın birlikteliğinin ebedî abidesidir Aytmatov.
10 Haziran 2008’de kaybettiğimiz Aytmatov şöhreti ile Kırgızistan sınırlarını aşmış, dünya edebî şahsiyetleri arasında haklı bir yere sahip olmuştur. Edebiyat Nobel Ödülü alacak kadar üne sahip olmuş, ne yazık ki layık olduğu yer iyi tayin edilememiştir.
12 Aralık 1928’de Kırgızistan’ın Talas Eyaleti’ne bağlı Şeker köyünde doğdu. 1990 yılına kadar ömrü Sosyalist Rejimin gölgesinde geçti. Çevirmen, gazeteci ve politikacı kimliği ile de tanınan Aytmatov Kırgız kültürünün yazılı edebiyattaki en önemli temsilcilerindendir. Onun başarısında kendi kültürü ve insanından kopmaması yatar.
11 Ekim 2008 tarihinde Kayseri Büyükşehir Belediye Meclisi Salonu’nda mütevazı, alışılmışların ötesinde Cengiz Aytmatov’u Anma Gecesi düzenlendi.
Erciyes Şairler ve Yazarlar Derneği (ERŞADER) tarafından düzenlenen gecede Aytmatov anılarda ve şiirlerde yaşatıldı. Manevî kızı Güzel Sarıgül Hanımefendi hayatı ile benzerlik gösteren anlatımını sundu. Aytmatov’un hayalîni “Türk kültür köprüsünü kurmada her birimizin bir tuğla olması gerektiği cümlesine vurgu yaptı. Anlatım esnasında oldukça duygulanan Sarıgül Hanımefendi bilinmeyen dünyasını adeta Türk âlemine ithaf edercesine güzel anlatımıyla birlikte sundu.
Eserlerini Nurkal Kumsuz’dan dinledik. Zamanı kullanma, gösterimdeki sadelik salon atmosferi bakımından fevkalade takdirle karşılanacak bir programdı. Adını ilk defa duyduğum henüz birinci yılını doldurmamış bir derneğin ilk faaliyetiydi bu. Konusu “Elveda Issık Göl” diyerek memleketine veda eden “Merhaba, Beyaz Gemi ben geldim” diyerek sonsuzluk gemisine binip Hakk’ın rahmetine kavuşan Aytmatov için yerinde bir seçimdi. Faaliyetleri ile şimdiden ümit veren bir dernek olarak gördüğüm ERŞADER yöneticilerini kutluyorum. Benzeri programlarını tekrar edecek olan bu dernek Kayseri kültürüne katkılarıyla da önde olduğunu gösterecek ümidini de taşımaktayım.
Programda sonda yerini alan Kayseri’nin günümüz şiir dünyasının en renkli siması Fazıl Ahmet BAHADIR, Aytmatov’un eserlerinin ismiyle yazdığı şiirini okudu. “Cengiz Han’a ağlayan bulut, Aytmatov’a da ağladı” sözleriyle bitirdi. Fazıl Ahmet, kısa zamanda tarihi olayları gerçekleriyle şiirleştiren son yılların çok ünlü şairlerindendir. Şiirleriyle ödüller sahibi de olan şairimiz halen aylık Türk Ocağı ve iki ayda bir çıkarılan Bilgi Yurdu Dergilerinde de yazmaktadır.
İlk programlarıyla Kayseri kamuoyunda görücüye çıkan ERŞADER’in yönetim ve hazırlayıcı komitesinde yer alan Ziya ŞAHİN, Ali Şükrü TENCEL, A. Vehbi ECER, Ali PEKER, Betül ÖVÜNÇ, Deniz Dengiz ŞİMŞEK, Güner DİNÇASLAN’ı da kutluyor ve tebrik ediyorum.
Türk Dünyasının ve Dünya Edebiyatının en büyük yazarlarından Aytmatov’un eserleri ülkemizde olduğu gibi dünyada da en çok okunan eserler arasında görülmekte. Manas Destanı’ndan sonra 20. yüzyıldan 21. yüzyıla taşan bir şöhretin sahibi olmuştur Aytmatov…Türkiye’yi meşgul eden siyasi, ekonomik, terörün bunlu ve bulutlu havasında serinletici ve ümit verici kültür programlarına çok ihtiyaç olduğunu bu anma programında çok daha iyi hissettim. Katılanların ağırlıklı gençler olmasını beklerdim. Kültür hayatından genç yaşlarında yanlış bir uhrevî hayata yönlendirilen, sınav kaygısı taşıyan, sosyal hayatın içinde zaman zaman bocalayan bu geniş kitlelere ulaşmanın yollarından biri de bilgilendirme programlarıdır. İsim ve levhadan ibaret olmayan dernek, vakıf çalışmalarında gençlerin içinde bulundukları toplumu değerleriyle tanışmada vasıta olmaları gerekir. Kültür, eğitim, sanat kuruluşlarının böyle bir görev ve sorumluluk içinde olmaları da zorunludur. Öyle ise siyaset ve ekonomik peşkerdeliğinden güç birliği, kaynaştırıcı, birleştirici değerlerimizi var olanı ile yaşatmak, yeni keşiflerle bunlara katkıda bulunmak ekonomik kalkınma kadar önemlidir.
Kurum ve kuruluşlarca ekonomik katkıların eksik edilmeyecek alanlardan biri de bu tür dernek ve vakıflara yardımcı olmaktır.
Bir Cengiz Aytmatov programı ilham verici oldu. Bu fırsatla az da olsa güzel programlar yapılabileceğine ümidimiz arttı. Daha çok gençleri içine alabilecek programlar da olabileceği inancım güçlendi. Abide kişiliği ile bir daha tanımak fırsatı bulduğum Cengiz Aytmatov’un ruhu şad olsun. Bu çeşit hizmetlerde bulunanların da özverili çalışmaları içindeki sorumluluk anlayışlarını tebrik etmeye değer bulurum.
http://www.erciyesgazetesi.com/milhan.htm
|